top of page
Ara
Arzu Eylül Yalçınkaya

“Buruk bir tebessüm”ün hikayesi

B.

Yine bugün Vahide’yle sohbet ediyorduk. Dedi ki, “yüzünde buruk bir tebessüm var.” Gülümsüyorsun ama göz yaşlarını biraz önce silmiş gibi mahmur bir ifaden var. Ne zaman sana baksam, yaşadığın acıların ve o hikmet tecrübelerinin sende bıraktığı neş’enin izlerini okuyorum.

* * *

O böyle söylerken birden hayalimde bir Monaliza tablosu belirdi. Hüzünle karışık o tebbessümle sanki gayb alemine nazar ediyordu. Sonra bana döndü ve yıllardır defalarca telaffuz etmekten adeta bir zikir tadı aldığım Kenan Rifai’nin o manidar sözlerini fısıldadı:

“Hayatın manası budur…: Hicranla karışık vuslat; heyecanla karışık sükunet; gizlilikle karışık aşikarlık.”

* * *

Bu veciz ifadeyle ilk karşılaştığımda muhtemelen yirmi yaşlarında olmalıyım. Hayatta acıyı acı bildiğim, tatlıyı tatlı bilip doya doya yediğim günler. Hemen her genç gibi yaşadığım her tecrübeyi nihai bir neticeye varmak için en önemli bir delil olarak kabul edip ötesinde başka bir şey olamayacağını iddia ettiğim günler.

Sevgiliden ayrılmak acıdır. Uykun kaçar, yüzün düşer.. Bir daha asla böyle sevemeyeceksindir. Okuldan istediğin dereceyle mezun olamamışsındır, eyvah, bütün bir ömür bu başarısızlık damgasının ağırlığı altında heba olup gidecektir. İçinde taşıdığın acı yüzünden düşerek bin ve yüzbinlerce parçaya ayrılarak yalnız sana değil, ile’l-ebed beşeriyete yetecek bir kemiyete ulaşır. Çoğalır, artar, yayılır. Hal böyleyken bir süre sonra bir neşe anı gelir ve önceki bütün acıları siler götürür. Yeni bir aşk gönlüne düşer, önceki yalanmış dersin. Bu defaki gerçek aşk. Boyu boyuma huyu huyuma. Onun gibisi yok cihanda. Cemalin nur saçmaya başlar, gözlerin ışıldar. Hiç beklemediğin bir şekilde çok önemli bir kurumdan iş teklifi alırsın. Eski karanlık günler ve senaryolar silinmeye başlamıştır artık, geleceğe umutla bakarsın. Gençlik taşkınlıkları işte.. eve kahkahalarla girer, şarkılarla türkülerle uyanır, ev halkıyla şakalaşırsın. Mutluluğun içinden taşarak aleme yayılır, artar çoğalır ve ile’l-ebed beşeriyete yeteceğine inandığın bir keyfiyete ulaşır. Ak aktır o vakitler, beyaz beyazdır. Gençlik halleri işte.. ortayı bilmez, uçlarda dolaşır.

O vakitler insanın yüzünde acı varsa bir acısı vardır, gülüyor kahkahalar atıyorsa mutlaka iyi bir sebebi vardır.

Oysa seneler geçtikçe, arzu ettiklerinden uzak, hayal ettiklerinden ayrı düştükçe, elde ettiklerinden hüsrana uğrayıp, sahip olduklarından mahrum oldukça, acı değil belki ama zamanla insanın çehresine bir hüzün çöküyor. Gözler üzerine yerleşen bu hüzün, mahzun ve buruk bir kalbin hikayesini söylüyor.

Peki ya tebessümün hikayesi nedir?

O da belki şöyledir:

Hayatında olmasını istediğin, hayalini kurduğun şeylerin yerine birer ikişer başka şeylerin geldiğini,

ve fakat bu ele geçenlerden, sanki arzu ettiklerine kavuşmuşcasına sonsuz bir zevk aldığını görünce,

“Sevdiğimden ayrı düştüm” derken,

Hakikatte her yönden seni saranın, o gerçek Sevgili olduğunu anlayınca

Acısıyla tatlısıyla birbiri takip eden yıllar boyunca,

Hakk’ın seni, bildiğin ve bilmediğin türlü nimetlere bezlettiğini idrak ettikçe;

Acı bildiklerinden bal tadı aldığını,

ve her zorlukla beraber bir çok güzelliklere kavuştuğunu gördükçe

O vakit,

içine İlahi bir nesve ve insani bir sıcaklık doluyor

herşeyden razı ve memnun olarak

tatlı tatlı tebessüm ediyorsun.

Hüzünle sururun başbaşa gittiği bu hayat tecrübesi içinde,

Hakk’ın Celali senin çehrende ince bir hüzne,

Cemali ise tatlı bir tebessüme dönüşüyor.

Zıtların birliğinden bir tür kemal hasıl oluyor.

Öyle ki alem ufkuna dağılmış halde bulunan İlahi isimler

insan ruhunda birbirine kavuşuyor

ve sen,

belki de artık

yavaş yavaş insan olmaya başlıyorsun.

* * *

İşte bugün yine Vahideyle söyleşiyorduk. Dedi ki “simanda buruk bir tebessüm” var. O böyle söylerken, içime hüznün ve tebessümün ibretli hikayesi doğdu.

Bir zamanlar, henüz ter ü taze bir ruh iken duyduğum:

“Hayatın manası: Hicranla karışık vuslat; heyecanla karışık sükunet; gizlilikle karışık aşikarlıktır” (kızım)

hikmetinin sırrı da

iş bu vesileyle

bir derece daha aşikar oldu.

Eylülcan

59 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page