B.
Bu gün bir dost meslisine iştirak ettim. “Allah muhabbetinden bir söz aç da sohbet edelim” dediler. Benceğiz ictinab ettim. Her zaman da ederim. Olur ya “Allah için” niyetiyle başladığımız söze nefis endişeleri karışır, güzel söz söyleme kaygısıyla lafı eğip bükeriz diye çekinirim. Böyle meclislere aşıkların çokça meyli ve iltifatı olur amma..
laf aramızda, eski aşıklardan şeytana da o sohbet meslislerinde çok rastlamışımdır. Ne de olsa kendisi kelam sanatı ve laf oyunlarındaki ustalığıyla meşhurdur. Kelamı mebzul, hitabeti çoşkuludur. Kendi gibi bir laf cambazı buldu mu, hemencecik yanaşır, onun dilinden konuşur.
İşte bu sebepten efendim, nefisimin ve söz ustası şeytanın oyunlarına gelirim endişesiyle bir meclis içre Allah adını anacağım zaman titrerim.
Kitab-ı Kerim’inde “Nefsini unuttuğun zaman beni an” buyuruyor. Ne güzel bir düstur;
uyabilmek isterim.
* * *
Nefissiz Allah demek.. Kendini unuttuğunda O’nun adını söylemek! Ne büyük nasiptir.
Belki, kendi varlığını unutarak Allah adını anan aşık ile maşuktan
söyleyen ve işiten o Aşkın kendisidir.
Eylülcan
Comments